30 Mayıs 2014 Cuma
28 Mayıs 2014 Çarşamba
sen gülersin
ben yanağımdaki gamzeyi farkederim
kalbinin aynası vurur alnıma
aklım ışır, yeniden gün doğar yüreğime
belki yüreğimde devrim olur
sonra bir kitap okursun
denize atarız tek tek koparıp sayfalarını
unuturuz ezberlenmiş ne varsa
belki susarız uzun uzun
bir plak koyarız pikaba
dalarız mehtaba
belki mehtap sen olursun
Ulaş YÜKSEL
ben yanağımdaki gamzeyi farkederim
kalbinin aynası vurur alnıma
aklım ışır, yeniden gün doğar yüreğime
belki yüreğimde devrim olur
sonra bir kitap okursun
denize atarız tek tek koparıp sayfalarını
unuturuz ezberlenmiş ne varsa
belki susarız uzun uzun
bir plak koyarız pikaba
dalarız mehtaba
belki mehtap sen olursun
Ulaş YÜKSEL
şiirler okudu şuh sesiyle
manevi bir maya çaldı ki gönlüme
ya tutarsa dedik. tuttu
şimdi dibine kadar yaşamak için
döndüm o duvarın önünden
babamın kokusu çalınıyor burnuma
bir kahvenin kalabalığı sırtımda
öyle cigara kokuyorum
ey keder nerdesin
on üç yaşım ey !
ilk sevgilim, ilk ayrılıklar
sevgiyle kucaklamak istiyorum
ey acı nerdesin ? uçtu
Ulaş Yüksel
manevi bir maya çaldı ki gönlüme
ya tutarsa dedik. tuttu
şimdi dibine kadar yaşamak için
döndüm o duvarın önünden
babamın kokusu çalınıyor burnuma
bir kahvenin kalabalığı sırtımda
öyle cigara kokuyorum
ey keder nerdesin
on üç yaşım ey !
ilk sevgilim, ilk ayrılıklar
sevgiyle kucaklamak istiyorum
ey acı nerdesin ? uçtu
Ulaş Yüksel
21 Mayıs 2014 Çarşamba
söylediklerin beni ilgilendirmiyor artık
ben sesindeki gerçekliğe takmışım kafayı
anlattıkça eriyorsun bir buz dağı gibi içten içe
kendini de inandırmaya çalıştığın yalanlarınla
sen hünerli bir arı olabilirsin bu kırda
ve en güzeli ovanın dağın taşın ormanın
şimdilik dolaşmaya devam et dilediğince
o çiçekten, bu çiçeğe...
fakat umutların tükendiği yerde
yedekte bekleyen sevgilin olamam,
üzgünüm desem yalan olur
üzgün değilim Eleni
Ulaş YÜKSEL
20 Mayıs 2014 Salı
haydi gönlüm yürüyelim biraz ama çocuklarla bu defa
çekip tahtadan kılıçlarımızı karanlığa şimdi adım adım
bır ıslık tutturup ağzımızdan ışıklar saçarak
bütün uydurulmuş dinlerin üzerine yürüyelim cesurca
belki ocaklara gün doğar, 1 Mayıs sabahı
umut ya aşımız, kimbilir, belki dirilir ölenler...
ama biz hep, aç mı kalacağız ? hayır !
meclisin kapısına kadar dayanır en çok
siyasi erkin o en kalın zırhı yıllardır delinemeyen
BİR MASAL KADER DENEN ŞEY, sakın inanmayın siz
haydi çocuklar,
ARTIK İNANMAmakla başlayalım
bu işe biz !
Ulaş YÜKSEL / İnanmayın Çocuklar
çekip tahtadan kılıçlarımızı karanlığa şimdi adım adım
bır ıslık tutturup ağzımızdan ışıklar saçarak
bütün uydurulmuş dinlerin üzerine yürüyelim cesurca
belki ocaklara gün doğar, 1 Mayıs sabahı
umut ya aşımız, kimbilir, belki dirilir ölenler...
ama biz hep, aç mı kalacağız ? hayır !
meclisin kapısına kadar dayanır en çok
siyasi erkin o en kalın zırhı yıllardır delinemeyen
BİR MASAL KADER DENEN ŞEY, sakın inanmayın siz
haydi çocuklar,
ARTIK İNANMAmakla başlayalım
bu işe biz !
Ulaş YÜKSEL / İnanmayın Çocuklar
19 Mayıs 2014 Pazartesi
böyle çalkalanmasaydı
içimde şu koca umman
fısıldayamazdım kulağına
o deniz kabuğunun hikayesini
taşımasaydım na şuramda bu göğü
nasıl anlatırdım kuşları sana ben
bir ateş ki bağrımda nice bin yıldır
tutuşur o alımlı kuyruğu Anka'nın
hiçliğe kanat vururken devirip dağları
hepliğin koynunda yanarak devleşir
şu tabiat ey! toprak anam,
ellerime bak şimdi
ellerim anlatsın sana
dört anasırrı
ellerim...
emeğin ekmekten
daha kutsal olduğunu.
Ulaş YÜKSEL
19.05.2014
içimde şu koca umman
fısıldayamazdım kulağına
o deniz kabuğunun hikayesini
taşımasaydım na şuramda bu göğü
nasıl anlatırdım kuşları sana ben
bir ateş ki bağrımda nice bin yıldır
tutuşur o alımlı kuyruğu Anka'nın
hiçliğe kanat vururken devirip dağları
hepliğin koynunda yanarak devleşir
şu tabiat ey! toprak anam,
ellerime bak şimdi
ellerim anlatsın sana
dört anasırrı
ellerim...
emeğin ekmekten
daha kutsal olduğunu.
Ulaş YÜKSEL
19.05.2014
15 Mayıs 2014 Perşembe
elimden tutuyor ak libaslı bir Bedreddin müridi
eteğinde kömür karası
vuruyor mührünü yeniden yeniden
vuruyor gürzünü yüreğimin orta yerine
ve ben yüzümdeki karadan utanıyorum
bundandır soluğumun böyle kesilmesi
ne gelir ki elimden yazmaktan gayri
ak kağıt üstüne kömür karası
Ulaş YÜKSEL / Kara Yazı
14 Mayıs 2014 Çarşamba
13 Mayıs 2014 Salı
12 Mayıs 2014 Pazartesi
gönlün kaynıyor mu arkadaş !
hayır hayır, birine felan değil ha
bütün evreni sığışmış buluyor musun kendinde
vucudun koca bir alemmiş de mesela
adım adım dolaşıyor muşun
bir ıslık tutturarak kendi içinde
kafamın tavanı mavi gök,
kafatasım yıldız alacası ...
ben mi senin koynunda uyurum,
sen mi benim ey gece
şu sapaktan sağa dönsem,
yine kalbim çıkacak karşıma...
Ulaş YÜKSEL
8 Mayıs 2014 Perşembe
kaç duygu sığar bir halıya
hangi duygu hangi rengi alır
ayıptır zira, gizler tüm hislerini ustaca
bütün acısını, sevincini, sevdasını
tüm kazancını, amansız kayıplarını
ömrünü dokur bu bozkırın kadını
ilmik ilmik şol ardıç tezgahın başında
işlemeli mendillerde dalgın
gürül gürül keçi sırtı kilimlerde
tüm tansıklarıyla dokur gönlünü
koca bir ömrü, emeğin tezgahında
Ulaş YÜKSEL
hangi duygu hangi rengi alır
ayıptır zira, gizler tüm hislerini ustaca
bütün acısını, sevincini, sevdasını
tüm kazancını, amansız kayıplarını
ömrünü dokur bu bozkırın kadını
ilmik ilmik şol ardıç tezgahın başında
işlemeli mendillerde dalgın
gürül gürül keçi sırtı kilimlerde
tüm tansıklarıyla dokur gönlünü
koca bir ömrü, emeğin tezgahında
Ulaş YÜKSEL
7 Mayıs 2014 Çarşamba
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)