26 Mayıs 2015 Salı

hiç işte, hiç
Varoluyorum ;
başka yaptığım bir şey yok.

~ Ulaş Yüksel ~
Eriyoruz hepimiz  
birlikte eriyememenin acı yangınıyla
Tek başınalık masallarıyla uyutarak kendimizi
kör bir inkar ile manastır kuyularında

Oysa ayıkması gerekiyor artık 
o kutsal öpücükle uyuyan güzellerimizin
ruhban mıyiz biz Aziz

ko elmayı bir kenara Havva ey, göğe döşekler serelim
gel gir koynuma ki; uzansın ellerimiz ışıyarak
Kaf u nun'a urup, mor bulutlara ağalım.

uLÂs / Vuslat-ı Azam

24 Mayıs 2015 Pazar


Papatyalar solmadan gel
Kara pekmez katarız

~ Ulaş Yüksel ~

22 Mayıs 2015 Cuma

eksildikce kendime çoğalıyorum
sermestim acının sırrındaki 
o ince saadetle

nardaki nuru, hârda gizlenen gül bağını
kaçımız görebildi ki. atam İbrahom ey! 
it leşinde inci dişi

uLÂs..

21 Mayıs 2015 Perşembe

Hep sendin sabrettiğim onca suretlerde
yoklayıp yoklayıp her bulamayışında
bir sigara daha yakıp dalıp uzaklara 
beni bekledin hep,  o soğuk bedenlerde

peki şimdi değişen ne
yitip giden suretlerde tuz buz onca can kırığı
yaralarımızı göstermek için miydi birbirirmize tüm bu yaşananlar
nasil sarılır acıyla bunca kesik,
nedir şu çıldırtan ince sır ?

ben söyleyim canımın içi.hem senin ağzından; 
acı ile perçinlenir ve hep böyle olagelmistir
garip cilve işte 
zıddıyla kenetlenir hep çatlağında ellerimiz yani
hâra düşmeyen pervaneden gayrisi anlamaz bizi
ah! yaralarımızdan daha derince şu şifalı su
neleri iyi etmez ki, artık sarsılmaz sevgimiz..

Ulaş Yüksel

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Kesmişler söğüdü 
Sarılamadım gövdesine
Sevgim kedere çalıyor, kararıyor gece

Ah Elleni ne kadar da ustasın dokunmakta

Tüm tuşları topluyorsun yine Lâ'da. etme
Sesin ağıyor cebimden semaya. içli
Yığılıyorum köküne söğüdün.fâkîr

uLÂş...

https://m.youtube.com/watch?v=a9np05rcjZE

16 Mayıs 2015 Cumartesi

Anam gözlerini akıtır iğne oyasına
Babam rahmini deşer Soma'nın
Emek piçtir bu mahşer yerinde 
Yüzyıllardır tüter bacalardan
Sırtımız ısınır, bagrımıza kırağı çalar
Ne yaz biliriz ne kış adamakıllı
Sahi, bahar ne yana  düşer 
Fakirin ekmeğiymiş umut... peh !
Umut bu ya;  katıksız ekmek fakire yine
Ne zaman degişir de hele bu kara baht
Kes ulan artık, sen bundan haber ver
Ne zaman yıkılır bu yezidi taht 

Ulaş Yüksel / Soma

75. haftanın şiir sayfası -16 Mayıs 2015

Bu muaviye zihniyeti defolup gitmedikçe daha çok ocaklara ataş düşecek ve dalga geçercesine " madenciliğin fitratında var bu " denilip bu sömürü  kaldığı yerden daha zalimleşerek devam edecek...



15 Mayıs 2015 Cuma

seni neden seviyorum biliyor musun
mesela ben "a" desem sen, 
tüm alfebeyi okuyorsun ağzımdan
ve hatta daha fazlasını...
seninle keşfediyorum 
kimsenin bilmedigi en yeni harfleri
hep azalırken şimdiye dek eski sevdalarla 
seninle, çoğalmayı öğreniyorum ben Eleni 

Ulaş Yüksel

14 Mayıs 2015 Perşembe

muhabbet  yaralıyorsa  artık bizi 
susmanın demmini sürmeye ermistir zaman 
sükût hanı satır aralarında konakla ey yolcu
o anlatacaktır anda büyük sırrı 

uLÂs...
Hokkada kurur mürekkep, 
kalemin boynu vurulur

Heyhat !.. bu nasil bir umman

Dalsan ziyan olursun
Dalmasan vurgun yersin hepten

'Ulaş Yüksel
Şiirden kesildim Eleni
Eriyorum.

Ulaş...
şehvetin düğümünü cözdüğün gün 
silkinirsin delice kırılır tüm zincirlerin
yükselir içinden kırmızı yeşillenerek
ve taptaze bir filiz bas verir bağrından
daha yere indirmezsin asla gözlerini
yıkadıysa sevi, sularıyla o an yüreğini

Ulaş Yüksel

12 Mayıs 2015 Salı

*

Aynı bahçeye dönük yüzlerimiz
pecerelerimiz farklı sadece
senin bir yanın deniz
bir yanım bozkır benim

Aynı dut ağacı, aynı kırmızı tulumba

burnuma çalınıyor keskin mazot kokusu
Bir topaç gibi çeviyorum kırmızı patpatın çarkını
Derken  bir nehir fıkışıyor yüreğimin orta yerinden
Sıcak, şifalı, billlur...

hadi, 

daya ağzını ağzıma
durma !
kararmadan gün, 
iç kana kana

Ulaş YÜKSEL

7 Mayıs 2015 Perşembe

Küfür gibi gerçekti ellerin 
sözlerinse hep yalan
nasıl da seviyorsun 
dev aynasında seyretmeyi kendini
keske tenin kadar sahici olabilseydin
ısıtılmış sözlerine tezat, öyle soğuk

bunca bekleyişi nasıl bayram ederdim 
sen bir de o zaman gör
neyse yine de afiyette kal 
Mayıs çoktan sardı yarayı
beni düşünme, demem. peh
çünkü buna bende inanmam

Ulaş Yüksel / Riya

2 Mayıs 2015 Cumartesi

yaralarımızı diyorum
birleştirsek nasıl olur
daha mı az kanarız

bunca acının
anason kokan
gülüşümüzün ardında sırlanmış
bu derin yalnızlığın üzerinden söyle 
nasıl atlanır ki başka türlü

büyük şifacı şu aşk ;
ille sevmek sarar yarayı
biz yine o dala tüneyelim
yine o dala canımın içi...

Ulaş Yüksel

1 Mayıs 2015 Cuma


Bayraklarıyla iniyor,
ak kağıda yüreğim

İşçi marşlarıyla,
bir Mayıs sabahı

Bir devrim ki kalbimde
andacım kızıl meydan

Ne dağlar ne yollar
ne de ihtilaller ayırır bizi

Ne çok ortak şeyi kucaklıyor
aklımızın, yüreğimizin elleri

Yalan mı hadi söyle ;
ne çok yerde kesişiyor yollarımız

Ve ne de güzel yaraşır ellerine senin
ellerine ekmek, ellerine gül ...

Ulaş YÜKSEL