29 Ekim 2010 Cuma

Şairlik Şöyle Dursun
























dize eritiyorum harında
mısra dövüyorum örsünde yüreğimin
bir şeyler oluyor bir şeyler
hiç ummadığım bir şeyler

döküyorum sonra parşömen kalıplara
ve oturup izliyorum bir resme bakar gibi
bir kedinin başını okşuyorum büyük ellerimle
göz kırpıyorum bir çocuğa 
bir çiçeği kokluyorum fakat koparamıyorum dalından

babam geliyor aklıma
çıkarıp cebinden mendilini
siliyor bütün köy çocuklarının
tek tek burunlarını
kıskanmıyorum da artık
çıkarıp cebinden tarağını
Tarıyor her birinin altın saçlarını

yumruğumu sıkıyorum sonra
yumruğum bir lale soğanı
yumruğum cennet eder dünyayı

bir şeyler oluyor içimde
güzel bir şeyler ...
şairlik şöyle dursun
şiir oluyorum gitgide
şiirleşiyorum giderek

Ulaş YÜKSEL / ŞAİRLİK ŞÖYLE DURSUN

Bana göre şiir; insanın kendi manevi yolculuğunda, o içsel arayışında üzerine bindiği kanatlı bir attır. 

Mühim olan bu yolculuğun sonunda şiir yazmış olmak için değil, yazarken daha şiir aynasından kendini seyredip, şiirin kendisi olmaktır. Yani diğer bir anlatımla; yoğun bir şekilde içe dönerek sezgilerini de kullanıp sürekli bir biçimde kendi ile bir muhabbet halinde şairin öz hakikatiyle buluşmasıdir. 

İşte bu işin sonunda orada bir alfabe, harf, kelime, cümle, ses, söz duyamazsınız. Artık şiir ya da kullandığınız her ne ise sizi gerçek kimliğinizle buluşturmuş ve o evrimi gerçekleştirip, hakikatte gerçek bir insana ait kemali elde etmenizi sağlayıp, olmanız gereken şey olduğunuzu göstererek bu kutsal görevi yerine getirmiştir. 
Artık sizde ki gerek toplumsal şartlanmalar, gerek aile ve arkadaş çevresinde ki yanlış inanç kalıpları ve dahi kültürel faktörlerin etkisi ile evvelce paslanmış olan cevheriniz bu kirlerinden arınırak ışıl ışıl parlamaktadır. 
Ayna, aynaya bakan ve aynadan yansıyan aynı potada eriyerek tekleşip evrimini tamamlamış, yazmak fiili de işte tam da burada hükmünü yitirmiştir artık.

Şairin bundan sonraki uğraşı; olsa olsa bir eğlence, gönlünü hoş etme eylemi olur. Onun için şiir bir meşgaledir artık. Evet sanat (şiir); bir amaç değil, her zaman bir araç olup; başta da dediğim gibi en kısa yoldan öze ulaştıran kendini bilme aracı olup kanatlı bir attır, pegasustur şiir. 
Şairin kendine yolculuğunda ki aşk atıdır, Burak'tır şiir.

Ulaş Yüksel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder