29 Mart 2015 Pazar

Sonsuzluğa açılan bir bahar deviniyor gerdanında
gözlerin muştusunu veriyor imdiden yazın
dudağına gül düşmüş dalına bülbül
sevmek kaçık mülteci izin istemez
asi, çılgın, asla sınır tanımaz...

Ulaş Yüksel

*

bilmezdim aşkın bu denli çıplak
bu denli bir başına  olduğunu

ey ayrılığa denk çıldırtan vuslat
en çokta bana benziyor boşluğun

Ulaş Yüksel

22 Mart 2015 Pazar

bir şey soracağım ;
bir gülme alır mı öyle durupdururken seni de hiç
boğulur musun ?
olur olmaz zamanlarda kendi kahkahalarında 
sebepsiz gözyaşlarıyla karışık

kafanda bir düşünce s*ktir çektiğin ; 
- ya bir gören olursa, ya deli derlerse ?
işte bu kadar sahicidir, 
çocuksu ve bu denli çıplak
yaşamak denen o biricik gerçek

Ulaş Yüksel

21 Mart 2015 Cumartesi

Bilmezdim yaralanmadan nasıl çıkılır bir sevdadan
bilmezdim hiç; acı nasıl içilir gül tasından 
şeker helvası dilimin altında imdi keder
şiir aynasında tatlı tatlı emdiğim gam.

'Ulaş Yüksel
bir yaprak daha düştü dalımdan
onca çiçiğe durmuşken tabiat
sırtsız soykasız kaldım
ondan bunca üşümem

ve fakat azaldıkcakça ben 
suyum özüme çekilir
kendi içime kıvrılır sevincim
ziyani yok ziyadesi çok

Kocaman gövedesiyle
dalıyla yaprağıyla
domur domur çiçekleriyle
na şuramda bir başına 
yepyeni bir bahar devinir

Ulaş Yüksel
kırlırken penceremin pervazında sulu sepkin
içli bir türkü patlıyor yüreğimın koyaklarında

bir hayal gündüz,  bu demler düşümde

dönüş yolunu yitirmis nazlı durna göynümde

öpsem ıslak avuçlarından, koklasam a yâr

konsa ellerin küpeşteme, ol dem hanem ısınsa

'Ulaş Yüksel​
andacım hece sayar 
tesbih elinde mısra
ön sözü sen...
son sözü bana çıkar

Ulaş Yüksel

Kayseri düzüne inmiş demincek 
yılın bu mevsimi eşkiya kar
nasıl derim imdi avluda zerdaliye
evvelki gün giydi gelinğin daha...

Ulaş Yüksel
var gibi görünen yok icin gam yiyenlerin dünyası bu
bir kabusa ağlayan çocuklar gibisin 
üzgünüm, gibisi fazla Eleni 

uLÂş...
Beni seviyor musun diyor şuh sesiyle
bundan daha saçma bir soru yok hayatta
ah eleni anlamıyorum 
insanlar neden bu denli tapınıyor sözcüklere

Ulaş Yüksel
bozkırın çocuğuyuz biz 
gülmeyi ögretmediler  bize 
Rakımı yüksek çatık kaşlarımızın
dudaklarım Akdeniz'de kaldi
bir yanı hüzün,
bir yanı portakal çiçeği
ah !... hep bu Toros'lar.

'Ulaş Yüksel​
Soluklandığım tek durak 
O Kocaman kalbinin tünekleri
hiç yılmadan, sil baştan 
yeniden varolmaya durduğum...

Ulaş Yüksel / Erik Dalı
güne çıksak bir orman gözleri
kavuşsak akşama bir deniz
birden yutar yüreğimi
öyle derin, öyle uçsuz bucaksız

Ulaş Yüksel
hiçbir zaman durağan olmadı
kaynadı hep varolus devindi içten içe
ve aşk didişmekti bozmadan ahengini gölün
bağımlı olmadan  asla
görünmez ağlarla örülü bir bağlılıkla sımsıkı

Ulaş Yüksel
belki bir şiir düşerim bu gece
andacımın topragı ısınır 
okurum sonra gündoğumu
avluda erik çiçege durur 

'Ulaş Yüksel
şairim,
bilirim sözün sihrini
aşığım şiire, hem delice...
birde susan kadınlar bilirim
bütün kalabağıyla gönlünün,
ağız dolusu susan kadınlar

şairim...
sözün hasını bilirim
tezgahımda ekmek kelam benim
birde kadınlar bilirim çalışkan
işleyen; çelik  gibi  kadınlar
bütün gücüyle yüreğinin.ışıyan

ve o kadınlar ki ;
onların ellerinden başlar ilk mısra
toplayıp eteklerini iner kağıda şiir
nasıl da parlar namuslu alınlarında
karaladıkça, ak, pak, aydınlanır sayfalar.

Ulaş Yüksel /21 Mart Dünya Şiir Günü
21.03.2015