21 Nisan 2014 Pazartesi

sözün bittiği yerden başlıyorsun sen
ve senin sustuğun yerden başlıyor 
şimdi konuşmaya ellerin 
ellerin de susuyor sonra 
sonra gözlerin ...
devleşiyor o sıska bedenin 
nerden, nasıl öğrendin
bütün gövdenle böyle taş kesmesini
yırtıyor karanlığın perdesini
yüreğinin sessizliği

derken; dalıyorum yine ansızın
yepyeni bir düşün macerasına
atlıyoruz bir yokluğun üzerinden 
semahlar dönüp, çarklar ururak
karıp kendi hamurumuzu nihayet
var ederek kendimizi yeniden
ellerimizden başlayarak
yağmurlu bir Nisan sabahı
koynunda yedi renk ebemkuşağı
vurulmuş yatıyor göğsümde 
saçlarının ormanı 
döşümde ıslak toprak kokusu
tekrar tekrar sevişerek soluksuz
bunca açlığa kuşanıp kılıçlarımızı 
tek tek vuruyoruz, tüm tanrıların başını 

Ulaş YÜKSEL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder