bilmiyorum diyebilecek kadar bilge ve özgürdük
ne dilimiz dolanırdı kıvırmak için ne zihnimiz
hatta bir zihnimiz bile yoktu çok zaman
andan ibaretken mevsim aşktan ibaretken
ölesiye açarken koynunu bahtiyar
hesapsız dalarken gözlerine izinsiz öyle hür
balıklar atlardı tekneme, sırtında güneşler taşıyan
inciler dererdim ak gerdanına, dalıp gönlüne,
nasılda sıcaktı suların ah !
ben senin yüreğinde, hiç vurgun yemedim hiç
keşke şu boşluk kadar gerçek olsaydın Eleni
~Ulaş Yüksel~
30 Haziran 2015 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder