Öyle dalma derine
İçime bir güz düşer
Azalır eksilirim yüreğimden
Mahsun olma sen öyle
Bir gülüversen ansızın dönüp
Ah şu gönlüm erken bahar
İçimde bir ulu çınar gençleşir birden
Seviye durur yaprak yaprak el çırpar
Ulaş Yüksel
26 Ağustos 2016 Cuma
Rüzgar tenime değiyor şimdi
Ve ben bunu her seferinde ama
her seferinde
ilk defa hissedermiscesine
sonsuz biz şükran duygusuyla
iliklerime varıncaya,
ruhumun derinliklerine kadar
hep, ilk kezmişcesine yaşıyorum
Yemem içmem, uyumam kalkmam
nefes alıp vermem hatta
Her an yeniden hep o ilk tat ile
Yeniden yeniden var oluyorum
kendi ellerimle bu kez aşk oluyor
kurtulup tüm o yaratılış mitolarından
kendimi, yeniden var ediyorum...
Ulaş Yüksel
Ve ben bunu her seferinde ama
her seferinde
ilk defa hissedermiscesine
sonsuz biz şükran duygusuyla
iliklerime varıncaya,
ruhumun derinliklerine kadar
hep, ilk kezmişcesine yaşıyorum
Yemem içmem, uyumam kalkmam
nefes alıp vermem hatta
Her an yeniden hep o ilk tat ile
Yeniden yeniden var oluyorum
kendi ellerimle bu kez aşk oluyor
kurtulup tüm o yaratılış mitolarından
kendimi, yeniden var ediyorum...
Ulaş Yüksel
7 Ağustos 2016 Pazar
Hiçbir şey ifade etmiyor o arı duru güzelliğin
Kirli bir nehir gibi akıyor artık omuz başlarından saçların
Bakışların bir çift yeşim taşı sahte yeşilvarî
Oysa kaç ölüp dirilmişliğim var evvelce seyrine dalıııp dalıp
Tuzağını kurmuş bir tavus kuşu gibisin yine
İğnesini saklayan bir kraliçe arı gibi yahut
Niyetini gizleyen derviş kılıklı bir avcı
Yemi bari bu dergahtan saçma
Nefsine kurban etme...
eri yoldan soğutma !
Ulaş Yüksel / Riya
Kirli bir nehir gibi akıyor artık omuz başlarından saçların
Bakışların bir çift yeşim taşı sahte yeşilvarî
Oysa kaç ölüp dirilmişliğim var evvelce seyrine dalıııp dalıp
Tuzağını kurmuş bir tavus kuşu gibisin yine
İğnesini saklayan bir kraliçe arı gibi yahut
Niyetini gizleyen derviş kılıklı bir avcı
Yemi bari bu dergahtan saçma
Nefsine kurban etme...
eri yoldan soğutma !
Ulaş Yüksel / Riya
Nasıl katlandı onca acıya hala aklım almıyor
Ya onursuz gurursuz aşağılık bir adamdı
Yahut aşk denen o kudretli nesnenin karşında
Çelimsiz, sıska, cılız bir pervane
Kaç adamın kokusu sinmiş nevresimlere
Seninkini arıyorken el yordamıyla
yakıyordu içini acıtarak
Şahittim edepsizliğine
ve adamın zavallı çaresizliğine
Tanrım ne kötü bir durum
Onulmaz yaralar açıyor etinde habire gün be gün... ve ruhunda
Sabaha kadar uyurken sevdiceği yanıbaşında
seyrediyor, saatlerce dalıp tavana avutuyor kendini
umudederek güzel günleri hiç usanmadan
Gitse gidilmiyor, kalsa kan revan yüreği
İlk kez bir kadına
canlı kanlı tutulmanın acı cazibesi bu kerre
Uzaktan şiirler yazdığı aşklara hiç benzemeyen. tuhaf...
Geç bulunan daha mı kıymetli olur hep böyle
Zaman ah...
elinde kör bıçağıyla şimdi
Liğme liğme doğrasa da yüreğini
Yine o, zaman saracak
sardı sayılır yarayı
Ulaş Yüksel / Buda Geçer Ya Hu
Ya onursuz gurursuz aşağılık bir adamdı
Yahut aşk denen o kudretli nesnenin karşında
Çelimsiz, sıska, cılız bir pervane
Kaç adamın kokusu sinmiş nevresimlere
Seninkini arıyorken el yordamıyla
yakıyordu içini acıtarak
Şahittim edepsizliğine
ve adamın zavallı çaresizliğine
Tanrım ne kötü bir durum
Onulmaz yaralar açıyor etinde habire gün be gün... ve ruhunda
Sabaha kadar uyurken sevdiceği yanıbaşında
seyrediyor, saatlerce dalıp tavana avutuyor kendini
umudederek güzel günleri hiç usanmadan
Gitse gidilmiyor, kalsa kan revan yüreği
İlk kez bir kadına
canlı kanlı tutulmanın acı cazibesi bu kerre
Uzaktan şiirler yazdığı aşklara hiç benzemeyen. tuhaf...
Geç bulunan daha mı kıymetli olur hep böyle
Zaman ah...
elinde kör bıçağıyla şimdi
Liğme liğme doğrasa da yüreğini
Yine o, zaman saracak
sardı sayılır yarayı
Ulaş Yüksel / Buda Geçer Ya Hu
Yeni döndüm İzmir'den
hala tenimde kavuran güneş
üşüyorum alışamadım daha
yatamıyorum balkonda henüz
Kocaman bir panayır kurulmuş
eski köy garajlarının olduğu alana
tutup elimden götürdüler yiğenlerim yalvar yakar
çok garip, serde sevdalık var fakat görmemiş olmam imkansız
belki inamayacaksın lakin çarpışan otoları olmayan bir panayır
Ama şöyle bir düşünüyorum da
çokta tuhaf değil aslında be
oldumolası bir yanı eksik bir kent bu
hep bir yanı yitik bir şehir
tıpkı insanları gibi
Hep yarım yamalak
Ulaş YÜKSEL
08.08.2011
hala tenimde kavuran güneş
üşüyorum alışamadım daha
yatamıyorum balkonda henüz
Kocaman bir panayır kurulmuş
eski köy garajlarının olduğu alana
tutup elimden götürdüler yiğenlerim yalvar yakar
çok garip, serde sevdalık var fakat görmemiş olmam imkansız
belki inamayacaksın lakin çarpışan otoları olmayan bir panayır
Ama şöyle bir düşünüyorum da
çokta tuhaf değil aslında be
oldumolası bir yanı eksik bir kent bu
hep bir yanı yitik bir şehir
tıpkı insanları gibi
Hep yarım yamalak
Ulaş YÜKSEL
08.08.2011
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)